Yalaaaaaan!

Yalaaaaaan!

İlk “yalan”ınızı hatırlıyor musunuz?
Kime söylemiştiniz?
Neydi?

Bir süredir bunu düşünüyorum: İnsan neden yalan söyler?
YALAN nedir?

ChatGPT’ye sordum, “Yalanın tanımı nedir?” diye.
Şöyle dedi:

“Yalan, gerçeği gizlemek veya başkalarını yanlış bir şeye inandırmak amacıyla bilerek söylenen yanlış bir ifadedir. İnsanlar farklı sebeplerle yalan söyleyebilir: kendini koruma, başkalarını etkileme, sosyal ilişkileri sürdürme veya daha büyük sorunlardan kaçınma gibi.”

Ama ben, insanların ne kendini korumak, ne de daha büyük sorunlardan kaçmak için yalan söylediklerine inanıyorum.
Bence insanlar, doğru söylediklerine pişman edildikleri için yalan söylüyorlar.

Geçenlerde oğlumu kapıda karşıladım. Çok öfkeliydi.
Anladım ki zor bir gün geçirmiş. Daha anaokulunda olmasına rağmen o kadar çok çelişki yaşıyorduk ki… Neredeyse her gün bir problem çözüyorduk.

Daha ne olduğunu bile sormadan patladı:

“Bir daha sizin dediğiniz hiçbir şeyi yapmayacağım!”

Anlatmaya devam etti.
O gün öğretmenleri Yalancı Çoban masalını okumuş ve ardından sormuşlar:

“Aranızda yalan söyleyen var mı?”

Bizimki de el kaldırmış:

“Ben bazen tabağımdakileri bitirmediğim halde bitirdim diyorum.”

Tabii sınıf onu hemen Yalancı Çoban ilan etmiş.
Bazıları alay etmiş:

“Yalancı! Yalancı!”

Sonra döndü bana ve dedi ki:

“Bana hep doğruyu söyle dediniz. İşte söyledim, herkes benimle dalga geçti. Bir daha da söylemem.”

O an gurur duydum.
Sımsıkı sarıldım canım oğulcuğuma.
Dedim ki:

“Sen, yalan söylediğini itiraf edecek kadar dürüst bir insansın.”

Ama öfkesi geçmedi. Çünkü bir kere doğru söylediğine pişman edilmişti…

Sizin de böyle hikayeleriniz var mı?
Kaç köyden kovuldunuz mesela?
Pişman mısınız?
Yoksa… yalancı mı?


#farkındAkıl
#ahlakayakizi

Tags: No tags

Comments are closed.